Milletvekili Hikmet Babaoğlu , “Azerbaycan-Türkiye stratejik müttefikliği, Güney Kafkasya’da ve bölgede güç dengesini lehimize değiştirmiştir”

Milletvekili Hikmet Babaoğlu , “Azerbaycan-Türkiye stratejik müttefikliği, Güney Kafkasya'da ve bölgede güç dengesini lehimize değiştirmiştir”.
Milletvekili Hikmet Babaoğlu , “Azerbaycan-Türkiye stratejik müttefikliği, Güney Kafkasya’da ve bölgede güç dengesini lehimize değiştirmiştir”

Ülker Piriyeva – AZERBAYCAN
“Azerbaycan-Türkiye stratejik müttefikliği, Güney Kafkasya’da ve bir bütün olarak bölgede güç dengesini lehimize değiştirmiştir”.  Açıklama Azerbaycan Temsilcimiz Ülker Piriyevaya, Azerbaycan Parlamentosu Savunma, Güvenlik ve Yolsuzlukla Mücadele Komisyonu Başkan Yardımcısı Milletvekili Hikmet Babaoğlu’ndan geldi.

– 27 Eylül’de başlayan İkinci Karabağ Savaşımızda Azerbaycan askeri ve siyasi gücünü tüm dünyaya kanıtlamıştır. Zafer tarihimizin yazılmaya başlandığı günün 1. yıl dönümü vesilesiyle neler söylersiniz?
Milletvekili Hikmet Babaoğlunun sözlerine göre, milli kimliğimizin yeni Milad’ı, milli gururumuzun yeni bir sayfası olan bu zafer, tarihi düşmanlarımızın yenilgisi olarak Azerbaycan’ı devlet olarak tamamen yeni bir gelişme aşamasına yükseltmiştir.
“27 Eylül tarihi bir zaferle sonuçlanan tarihi savaşımızın başlangıcının birinci yıl dönümü olacak. Hem 44 günlük savaşta, hem de takip eden süreçte Ermeni faşizmini yendiğimiz bir kez daha ortaya çıktı. Aynı zamanda bu nefret edilen faşizmi destekleyen, Ermeni saldırganlık politikasını haklı çıkaran ve uzun süredir devam eden statükoyu sürdürmek isteyen birçok güç merkezini de mağlup ettik. Yıllar geçtikçe zaferimizin ne kadar büyük olduğunu daha iyi anlayacağız.”
Aynı zamanda Milletvekili, bu büyük zaferi sağlayan savaş sırasında ve sonrasında sessiz savaş sırasında bize yönelik tüm baskı ve tehditlere karşı koyabilmemizin üç ana nedeni olduğunu kaydetti – Bunlar, azimli ve ileri görüşlü Başkomutanı, yıllar içinde oluşturulan ve en üst düzeyde donanmış milli ordu ve halkın büyük liderine olan güveni ve desteğidir.
Büyük tarihi zaferimiz, bu üç önemli stratejik faktörün sağlanmasından kaynaklandı. Tabii ki, buraya başka birçok stratejik faktör eklenebilir”.
“Yaklaşık 30 yıl boyunca topraklarının yüzde 20’sinin işgal altında olduğunu belirtmek gerekir. Bu durumda istesek de istemesek de savaş kaçınılmazdı. Çünkü nefret edilen düşman işgalci Ermenistan, işgal altındaki toprakları barışçıl bir şekilde geri vermek istemiyordu. Azerbaycan da tüm gücüyle buna hazırlanıyordu. Savaşın ne zaman ve nasıl gerçekleştiği, kuyumcu hassasiyetiyle hesaplanmalıydı. Aynı zamanda, tüm uluslararası, askeri-politik ve stratejik koşulların lehimize sağlanması ve uygun şekilde değerlendirilmesi gerekiyordu. Aksi takdirde ikinci bir yenilginin yükünü taşımak muhtemelen mümkün olmazdı”.
“Böylece, Azerbaycan Cumhurbaşkanı sayın İlham Aliyev, büyük bir stratejist ve tarihi şahsiyet olarak bütün bu stratejik incelikleri doğru hesaplamış, topraklarımızı işgalden kurtarmış ve düşmana yüzyıllarca unutamayacağı bir ders vermiştir.”
Milletvekili, tarihi zaferimizle sonuçlanan 44 günlük savaşın her dakikasında Azerbaycan’ın kardeş Türkiye’yi ve desteğini hissettiğini söyledi. Azerbaycan-Türkiye stratejik ittifakı, son birkaç yüzyılda Güney Kafkasya’da ve bir bütün olarak bölgedeki güç dengesini değiştirmiştir,” – dedi.
Türkiye-Azerbaycan ekonomik ilişkilerinde yeni yol haritası şimdiden belli.
– Azerbaycan açısından iki ülke arasındaki ekonomik, ticari ve askeri gelişmeler hakkındaki görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
– Özellikle iki ülkenin bu konudaki son siyasi duruşlarını değerlendirmenizi istiyoruz.
“Biz buna yeni bir jeostratejik gerçeklik diyoruz. Aslında yeni gerçeklik, yeni bir tarihsel aşamanın başlangıcı olarak da değerlendirilebilir. Çünki Tarihi kararlı ve güçlü liderler yaratır.”
Genellikle kardeş bir ülkenin desteğinden bahsettiğimizde bunu manevi ve siyasi destek olarak tanımlarız. Aynı zamanda bu desteğin daha büyük ve daha stratejik bir destek olduğunu biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, savaşın çok önemli anlarında, Türkiye’nin tüm gücüyle Azerbaycan’ın yanında olduğunu belirterek çok stratejik açıklamalar yaptı. Bu, Azerbaycan’a karşı savaşa müdahale etmek isteyenleri bu tür eylemlerden caydırdı. Diplomatik-siyasi ve bilgi savaşında kardeş ülke tüm kaynaklarıyla yanımızdaydı. Kardeşliğimizin bu şanlı tarihinin daha detaylı bahsedileceği ve gelecek nesillerin bu stratejik ittifakın ne kadar büyük bir tarih oluşturduğunu daha net anlayacağı bir zaman gelecek” dedi.
Milletvekili, şu anda aktif savaşın bitmesine rağmen, “sessiz savaş”ın tüm gücüyle devam ettiğini söyledi. Kardeş Türkiye bu savaşta hala bizimle –
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’nda BM’nin 76’ncı Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “Azerbaycan, meşru müdafaa hakkını kullanarak, Güvenlik Konseyi’nin yıllardır uygulanmayan kararlarına konu olan öz topraklarındaki işgali sona erdirmiştir. Bu gelişme, bölgede, kalıcı barış adına yeni fırsat pencerelerinin açılmasına da imkan sağlamıştır.” Dedi.
“Böyle bir konuşma, böyle bir desteğin bir sonraki ifadesiydi.
Aynı zamanda bu fikirler, bölgemizin geleceği için güçlü bir liderin barış için yaptığı önemli bir çağrıydı. Bu, Kafkasya’da kalıcı barışın tesis edilmesinde Türkiye’nin stratejik rolünün yeniden teyidiydi.
Şu anda bölgemizde ve dünyada yarattığımız yeni gerçekleri anlama ve hatta daha fazla sindirme sürecindeyiz” dedi.
Milletvekili son olarak, “Elbette bu gerçekler, sadece askeri-politik veya jeostratejik gerçekler değil, aynı zamanda jeoekonomik gerçeklerdir. Yeni ekonomik beklentiler, Türkiye-Azerbaycan işbirliği ve stratejik müttefikliği için büyük umutlar vaat ediyor,” – dedi.

Yayın Tarihi: 26 Eylül 2021

Son Güncelleme: 26 Eylül 2021

DÜNYA